Diğer bloglarım



Mayıs 12, 2016

Yeni modeller, eski istekler

24 Ekim 2015 tarihli economist.com‘dan bir alıntı: “Yeni şirketler yeni teknolojiler sayesinde kendileri daha tam olarak büyümeden küresel pazarlara girebiliyorlar. Geçmişte girişimci şirketler inşaat ve bilgisayar sistemleri gibi gerekli büyük altyapı yatırımlarını yapmakta zorlanıyorlardı.“ “Bugün bir sürü yatırımı dışarıdan hizmet alma şeklinde yaparak çok hızlı büyüyebiliyorlar. Bugün yeni girişimciler İnternet’te Kickstarter gibi crowdsourcing sayfalarından para […]

Nisan 21, 2016

İlk tanışmanın zorluğu

Sosyal hayatınızın gereği olarak gittiğiniz bir toplantıda birini gördünüz ve içinizde bir ses bir nedenle bu kişiyle tanışmanız gerektiğini söyledi. Böyle bir durumda içinizdeki sese “Sus” mu dersiniz yoksa o kişiye gidip direkt “Merhaba” demeyi mi tercih edersiniz bilemem. ☺ Bildiğim, iş hayatında da stratejilerinizi uygulamak veya onların görüşlerini almak için büyük şirketlerin yöneticileri ile […]

Mart 24, 2016

Bonnie&Clyde

Bir çoğunuzun o filmi izlediğinden eminim. Film kanun dışı işler yapan iki Amerikalı Bonnie Elizabeth Parker (1910 – 23 Mayıs 1934) ve Clyde Chestnut Barrow’un (1909 – 23 Mayıs 1934) hayatları ile ilgili. Arthur Penn’in 1967’de çevirdiği Bonnie and Clyde adlı filmle birlikte bu ikilinin hikayeleri Amerikan efsanelerinde yerini almış bulunmakta. Benim tüm web sayfalarımın […]

Şubat 25, 2016

Eski sorun. Yeni çözüm.

Yıllar once Evanston, Illinois’daki Northwestern üniversitesinde okurken paskalya tatilinde başka bir şehirdeki bir arkadaşımı ziyaret etmek istedim. En basit -ve de ekonomik- seyahat şekli için üniversitenin Norris adlı sosyal faaliyet binasına gidip oradaki büyük ilan tahtasından o tarihlerde aynı yöne gidecek ve benzin parasını paylaşmak isteyen insanların ilanlarına baktım. Yolculuğu da orada bulduğum birinin arabasında […]

Ocak 28, 2016

Fırsat kapıya 3 kere vurmuyor veya “Dikkat! Fırsat kaçıyor.”

“Knock Three Times” 1970 yılında Tony Orlando and Dawn tarafından söylenen ve listelere giren bir şarkı. Şarkının sözlerinde bir genç aşağı kattaki sevgilisine sesleniyor: “Sevgilim beni istiyorsan tavana üç kere, eğer yanıtın hayırsa boruya iki kere vur.” Yaşamımız boyunca maddi ve manevi türlü fırsatlar etrafımızda dolaşıyor. Bazılarını algılayabiliyor ve üstüne giderek onları değerlendirmeye çalışıyoruz. Çoğu […]

Ocak 7, 2016

“Koltuğunuzu istiyorum!”

Bu onun hayattaki ikinci işi olacaktı. Dört yıl çalıştıktan sonra bugünkü işini değiştirmek istiyordu. İK müdürüm ve benimle konuşmaya gelmişti. Şirketin ortağı ve genel müdürüydüm. Görüşme, hızlı büyüyen şirketimize finansal konuları üstlenecek bir yeteneği bulma sürecimizdeki adımlardan birini oluşturmaktaydı. Yapmak istediğin şeyler konusunda hiçbir zaman geç kalınmaz düşüncesiyle, ona genelde çocuklara sorulan bir soru yönelttim: […]

Aralık 24, 2015

Değişik bir niyet önerisi

Babilliler her yılın başında tanrılarına borçlarını ödeyecekleri konusunda söz verirlermiş. Romalılar her yeni yıla tanrıları Janus’a vaatlerde bulunarak başlarlarmış. 2011’de Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre “zayıflamak” yeni yılda elde edilmesi hedeflenen ana konu olarak bulunmuş. Onu “daha fazla egzersiz” ve “sigarayı bırakmak” gibi istekler izlemiş. 2007’de University of Bristol’dan Richard Wiseman’ın yaptığı bir araştırma yeni […]

Aralık 10, 2015

Oğlum, ben, Orson Welles & HBR Türkiye

Orson Welles “I know what it is to be young” adlı şarkısında der ki: “Ben genç olmak ne demektir biliyorum, ama sen yaşlı olmak ne demektir bilmiyorsun.” Der demesine de bence bugünkü hızlı değişen dünya şartları içerisinde yaşamamış olduğu için biraz yanlış der. ☺ O bugün yaşasa belki de şarkısının sözlerini şöyle değiştirirdi: “Ben yaşlı […]

Kasım 26, 2015

“İki kişilik menü, içecekler ve servis dahil: 225 £”

Eğer önümüzdeki günlerde gideceğim bir yer ile ilgili değilse, genellikle restoran değerlendirmelerini okumam. Ama guardian. com ‘da gördüğüm bir tanesi, aşağıdaki başlığı nedeniyle dikkatimi çekti: İki kişilik menü, içecekler ve servis dahil: 225 £ Bir yorum neden böyle başlar ki? Merakım bana bir sonraki paragrafı okuttu. “Et zor yemektir. Çünkü içini göremezsin. Pişirmek deneyim ve […]

Kasım 12, 2015

Gece 12’de sıraya girmek

O marka bilgisayarlarla müzik yaparken tanıştım. Daha sonra masa üstü yayıncılıkta o küçük kutulardan bir sürüsünü yan yana dizip kullananlardanım. Üretilmeye başladığından beri onunla şu veya bu şekilde bir beraberliğimiz oldu. Şu anda 2 tanesi kullanımımda. Yıllar içinde bakımdan yana çok az sorunum olduğunu söylemeliyim. Sorun olduğunda da bana hep hızlı servis veren birileri vardı. […]

X

Değerli okurum,

Blog yazılarımın posta kutunuza otomatik olarak gelmesini istiyorsanız, yapmanız gereken sadece aşağıdaki linki kullanarak LinkedIn'deki "Mehmet U. Soyer Blog Platformu" grubuna katılmak.

www.linkedin.com/groups/Mehmet-U-Soyer-Blog-Platformu-8296458/about

Önümüzdeki yazılarda görüşene dek... güzel günler diliyorum.

Mehmet U. Soyer
@mehmetusoyer

designed by BONNIE & CLYDE advertising studio
copyright ©
Mehmet U. Soyer 2013-2014